Bahar geldi, alerjiler arttı: Uzmanından uyarılar

Toz Alerjisi Olan Çocukları Olan Aileler Baharla Birlikte Endişe Yaşıyor

Bahar aylarının gelmesiyle birlikte toz alerjisi olan çocukları olan aileler, artan alerjik reaksiyonlar nedeniyle tedirginlik yaşamaya başladı. Düzce Atatürk Devlet Hastanesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Özge Yurtseven, aileleri bu dönemde dikkatli olmaları konusunda uyardı.

TOZ ALERJİLERİ BAHARLA BİRLİKTE ARTIYOR

Toz taşınımı nedeniyle ailelerin panik yaşadığını belirten Dr. Yurtseven, “Toz alerjileri, özellikle bahar aylarının gelmesiyle hepimizin korkulu rüyası oluyor. Astımı olanlar ve alerjik belirtileri bulunan kişiler bu dönemde panik yaşayabiliyor. Ancak gerekli önlemleri alırsak bu süreci en hafif şekilde atlatabiliriz. Toz taşınımı genellikle Sahra Çölü gibi sıcak iklim bölgelerinden rüzgarla bizim bölgelere ulaşıyor. Meteoroloji Genel Müdürlüğü bu konuda uyarılarda bulunuyor. Aileler bu uyarıları yakından takip etmeli ve çocuklarını dışarıya çıkarırken dikkatli olmalılar. Çocukların toza maruz kalma süresini azaltmak, alerjik semptomları önlemek açısından çok önemli. Bu tozlar burun yoluyla solunduğunda akciğerlere ulaşarak alerjik belirtileri artırabiliyor” dedi.

ÇOCUKLAR ZORUNLU OLMADIKÇA DIŞARIYA ÇIKARILMAMALIDIR

Çocukların zorunlu olmadıkça dışarıya çıkarılmaması gerektiğini vurgulayan Dr. Yurtseven, “Zorunlu durumlarda dışarı çıkmaları gerekiyorsa maske kullanılabilir. Trafiğin yoğun olduğu saatlerde dışarıda bulunmaktan kaçınılmalı. Yağmur yağdıktan sonra tozlar yere inerek araçların ve yolların üzerinde birikebiliyor, bu da şikayetlerin artmasına sebep olabilir” şeklinde konuştu.

EVDE ALINMASI GEREKEN ÖNLEMLER

Dr. Yurtseven, evde alınabilecek önlemler hakkında da bilgi verdi. “Tozlar sadece dış ortamda değil, ev içinde de bulunabiliyor. Kıyafetlere temasla toz yayılabiliyor. Bu yüzden yatmadan önce duş almak faydalı olabilir. Duvardan duvara halılar yerine daha küçük ve yıkanabilir halılar tercih edilmeli. Ev sık sık elektrikli süpürgeyle temizlenmeli. Ev tozu akarları alerjik çocuklarda semptomların artmasına yol açabiliyor. Yastık ve yorganların düzenli olarak değiştirilmesi de önemli” dedi.

NEM ORANI ÖNEMLİ

Nem ve rutubetin, toz akarlarının yaşamını kolaylaştıran unsurlar olduğuna dikkat çeken Dr. Yurtseven, “Evin nem oranı yüzde 50’nin altında tutulmalıdır. Çocukların odalarında büyük mobilyalar, yüklükler, kitaplıklar gibi toz biriktirebilecek eşyaların olması da tozu artıran etkenlerdir. Bu konulara dikkat edildiği takdirde, çocuklar bu dönemi daha konforlu bir şekilde geçirebilir” şeklinde konuştu.

Related Posts

Enfeksiyon Hastalıkları ve Mikrobiyoloji Uzmanı Alış: Klima hastalığında tedavinin gecikmesi ölümcül olabilir

Enfeksiyon Hastalıkları ve Mikrobiyoloji Uzmanı Alış: Klima hastalığında tedavinin gecikmesi ölümcül olabilir

Memura Refah Payı Elzem Hale Geldi

Memura Refah Payı elzem açıklaması. Hekimsen tarafından yapılan açıklamada, enflasyon farkının zam olarak kabul edilemeyeceği ifade edildi.

Muayenehane Hekimleri Hakkında Önemli Duyuru

Muayenehane hekimlerine önemli duyuru! Türk Tabipler Birliği, muayenehanesi olan hekimlere getirilen özel hastane kısıtlamasının hukuki olmadığını savundu. 

Her gün bir elma yemek sağlığımız için gerçekten faydalı mı?

“Her gün bir elma doktoru uzak tutar” sözü ne kadar doğru? Elmalar; lif, polifenol ve antioksidan bakımından zengin yapısıyla kalp hastalığından diyabete kadar birçok rahatsızlığa karşı koruma sağlayabiliyor. Ancak tek başına elma yemek, sizi doktordan ya da ilaçlardan tamamen uzak tutmaya yetmiyor.

Klorlu havuzlar diş minesini sessizce eritiyor!

Ağız, Diş ve Çene Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Birkan Taha Özkan, “Yaz mevsimiyle birlikte yüzme havuzları dolup taşarken, diş sağlığını tehdit eden büyük bir tehlike göz ardı ediliyor. Klorlu havuzlarda kontrolsüz pH seviyeleri, özellikle genç yüzücülerde diş minesinin çözünmesine, hassasiyet artışına ve çürük oluşumuna neden oluyor” dedi.

Uzman uyardı: ‘Merdiven altı’ zayıflama iğneleri tehlike saçıyor

Diyabetle mücadele ve diyete dirençli obezite tedavisinde kullanılmak üzere reçete edilmesi gereken ve halk arasında zayıflama iğnesi olarak bilinen diyabet iğnelerinin kontrolsüz kullanımı tehlike saçıyor. İstanbul Üniversitesi-Cerrahpaşa Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Sait Gönen, soğuk zincirde muhafaza gerektiren bu iğnelerin merdiven altı satışının ABD’de yüzde 60’lara ulaştığını, ülkemizde de kontrolsüz bir şekilde kullanımının son dönemde büyük oranda arttığını kaydetti.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir